Geçtiğimiz haftalarda Apple’ın akıllı saati Apple Watch’ın duyurulmasıyla giyilebilir akıllı cihazların gelip geçici bir teknolojik yenilik olmadığı, bundan sonraki hayatımızda çok önemli bir yer kaplayacağı da kesinleşmiş oldu.
İlk örneklerini bilim kurgu film ve kitaplarında gördüğümüz, 1980’lerde karmaşık işlemleri yapabilen saatlerle hayatımıza yavaş yavaş dahil olan giyilebilir teknoloji, son 2.5 yılda hiç olmadığı kadar büyük bir ivme kazandı. 2012’de önce Nike+ FuelBand, sonrasında ise benzersiz bir ürün olan Google Glass ile tanıştık. Akıllı saatler, kolyeler, bileklikler derken giyilebilir teknoloji hiç olmadığı kadar önem kazandı ve pek çok firma kendi ürünü üzerinde çalışıyor.
İlk Hedef Kitle İş Dünyası ve Sağlık
Giyilebilir teknolojiyi bir kesim eğlenceli cihazlar olarak görürken, şimdilik azınlıkta olan bir kesim gerçek anlamıyla değerlendirebiliyor. Pazarlama dünyası ilk dönemlerde Google Glass gibi ürünler son kullanıcının günlük yaşamında yanında olmayı hedeflese de, bu trend yerini iş dünyası ve sağlık alanında öncelik vermeye bıraktı.
Yapılan araştırmalara göre giyilebilir kamera, akıllı saat ve diğer giyilebilir teknolojilerden faydalanan çalışanların verimliliklerinin %8,5 oranında artıyor. Örneğin hipermarket zincirleri akıllı saatleri çalışanlar arasındaki iletişimi anlık hale getirmek için akıllı saatleri kullanmayı planlıyor. Böylece biz de mağazalarda “bu ürün neredeydi?” diye sorduğumuzda daha az zaman kaybedeceğiz.
Giyilebilir teknolojilerin mobil ödeme sistemleriyle bütünleşik çalışması hayatımızı kolaylaştıracak bir başka etken. Apple’ın mobil ödeme sistemi ApplePay büyük yankı uyandırsa da, Starbucks, Subway gibi büyük zincir mağazalar da kendi mobil ödeme sistemleri ile kullanıcılara büyük kolaylıklar sağlıyor.
Sağlık sektöründeki gelişmeler ise hepimizin hayatını kolaylaştırmakla kalmayacak. Şu an kalp atışı, nabız, adım sayma gibi özellikler ile emekleme döneminde olan sağlık sektöründe şeker, tansiyon ölçümleri, Alzheimer hastaları için konum takibi yapan akıllı çoraplara kadar çok geniş bir alanda çalışmalar yürütülüyor.
Giyilebilir Teknoloji ve Gizlilik
Giyilebilir teknolojinin sağlık alanındaki gelişmelerinin tartışmaya açtığı bir diğer konu ise veri gizliliği. Geçtiğimiz Ağustos ayında patlak veren ve pek çok ünlülün fotoğraflarının sızmasıyla bir kez daha alevlenen veri gizliliği konusu sağlık sektöründe de ciddi olarak tartışılıyor. Kullanıcı verilerine kimlerin erişimi olacağı, servis sağlayıcıların bu verileri sigorta ya da ilaç şirketleriyle paylaşıp paylaşmayacağı, kullanıcı ile kimin iletişime geçeceği gibi hassas konular pek çok kişinin kafasını kurcalıyor.
Şu an emekleme aşamasında olan ve tıpkı her yeni teknoloji gibi üzerinde çalışılması gereken giyilebilir teknoloji, hayatımızı değiştirmeye başladı bile. Siz giyilebilir teknolojiye nasıl bakıyorsunuz?