10 yıl önce iş e-maili aracılığıyla kişisel yazışmalar yaptığı için kovulan bir çalışanın davası sonuçlandı.
Teknoloji sayesinde iş hayatı ile kişisel hayatın sınırlarının bulanıklaştığı dönemleri yaşıyoruz. Çünkü örneğin tatildeyken cep telefonumuza gelen e-postaları kontrol ediyor, yanıtlıyoruz. Anlık mesajlaşma uygulamaları sayesinde şirketteki ekip arkadaşlarımızla iş takibini yapabiliyoruz. Hatta görüntülü konuşma sayesinde toplantılara bile katılabiliyoruz. Peki bu sınır nerede başlayıp nerede bitiyor?
Bogdan Barbulescu, bundan 10 yıl önce çalıştığı şirketten kovuldu. Sebebi ise iş e-maili üzerinden nişanlısı ve erkek kardeşiyle kişisel yazışmalar yapmasıydı. Bogdan konuyu mahkemeye taşıdığında davada şirket lehine karar çıktı. Daha sonra süreç Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşındı ve uzun bir sürenin sonunda karar verildi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Bogdan Barbulescu lehine karar verdi.
Reuters tarafından yayınlanan habere göre, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, şirketler çalışanlarına önceden iş e-maillerinin kişisel gizliliklerinin gereğinden fazla ihlal edilmeden izlendiğini söylemeleri gerektiği gerekçesiyle Bogdan Barbulescu lehine karar verdi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Romanya’daki davanın Barbulescu’nun kişisel yazışmalarını korumada başarısız olduğuna, çünkü şirketi tarafından yazışmalarının izlendiğinin önceden bildirilmediğini açıkladı.
Bu karar önemli, çünkü 2013 yılında ABD’de görülen bir davada yöneticilerin çalışanların e-maillerini okuyabileceği ve e-mail yazışmaları sebebiyle çalışanı kovabileceği yönünde karar çıkmıştı. Fannie Garcia, cep telefonundaki polis departmanının kurallarını ihlal eden içerikler sebebiyle kovulmuş ve mahkemede şirket lehine karar çıkmıştı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin çalışan lehine karar alması ise konuyu yeniden gündeme getirdi.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?