Her kuşağın karakteristik özellikleri vardır. Örneğin İkinci Dünya Savaşı’ndan yorgun ve umutsuz olarak çıkan bir kuşağımız var. ’68 Kuşağı ise enerjisini dünyayı değiştirmek için kullandı. Milenyum Kuşağı ise, 1980’ler ve 2000’li yılların başında doğanları kapsıyor ve aslına bakarsanız daha önceki hiçbir kuşağa benzemiyor.
Milenyum Kuşağı ile ilgili araştırmalara bir yenisi daha eklendi. Bank of America Merrill Lynch’in yayınladığı 241 sayfalık rapor, aslında kuşağın yatırım konusundaki davranışlarını ölçümlemek adına düzenlenmiş. Ancak bununla birlikte araştırma öylesine detaylı hazırlanmış ki, Milenyum Kuşağı’nı diğer kuşaklardan farklı kılan pek çok ayırt edici özelliği görmemizi sağlıyor.
Milenyum Kuşağı’nın 10 Karakteristik Özelliği
Amerika Birleşik Devletleri tarihindeki en büyük nüfusa sahipler.
Pek çoğu bekar.
Şimdiye kadarki en eğitimli kuşak.
Hırslı olmak en önemli karakteristik özelliklerinden biri.
Ev almak ile çok ilgili değiller, ancak bu ileride almak istemedikleri anlamına da gelmiyor.
Mobil cihazlarından online alışveriş yapıyorlar.
Zamanlarının büyük çoğunluğunu online olarak geçiriyorlar ve bu zamanın büyük çoğunluğunu dizüstü bilgisayarda değil mobil cihazlarda geçiriyorlar.
Sağlıklı yaşam ve zengin olma önemli öncelikleri arasında.
Online tanışma randevularına çok sıcak bakıyorlar.
İyi bir ebeveyn olmak öncelik listelerinde üst sıralarda yer alıyor.
Bira içmek hala popüler olsa da, şarap ve diğer sert içkileri tercih etme oranları artıyor.
Teknoloji konusunda yeni cihazlar ve servislere hemen adapte olarak kullanmaya başlıyorlar. E-ticaret, online medya, oyun ve giyilebilir teknolojilere büyük ilgi duyuyorlar. DVD ya da Blu-ray satın almak yerine Netflix’ten film/dizi izliyor, fiziksel albüm satın almak yerine Pandora ya da Spotify gibi müzik yayın uygulamaları/radyolarını tercih ediyor, kitaplarını e-book olarak okuyorlar.
Kıyafet ve kozmetik alışverişi yapmaktan hoşlanıyorlar. Asos e-ticaret için en çok tercih ettikleri sitelerin başında geliyor. Adidas, H&M ve Urban Outfitters da sevdikleri markalardan. Bunun yanı sıra pek çoğu spor yapıyor ve sağlıklı beslenmenin yanı sıra, hızlı ve resmi olmayan restoranları tercih ediyorlar.
Ev alma düşüncelerini erteliyorlar. Bunda Amerika’da yaşanan 2008 krizinin büyük payı olabilir. Bunun yanı sıra, bu kuşağın ev almayla ilgili çok büyük bir ihtiyacının olmamasında uzun süreli kredilere girmek istemelerinin de payı bulunuyor.
Online bankacılık ile ilgililer ve pek çok işlemi online olarak hallediyorlar. American Express ve Visa’nın yanı sıra eBay gibi sitelerde açık artırmaları takip ederek kar elde etmeyi seviyorlar.
Çalışan kadın nüfusunun en fazla olduğu kuşak olan Milenyum Kuşağı’nın kadınları ekonomiye erkekler kadar katkıda bulunuyor. Özellikle Michael Kors, Children’s Place, Coach ve Covergirl gibi farklı segmente hitap eden markalar, hitap ettikleri segmentte oldukça popüler.
Araştırma ile ilgili en dikkat çekici noktalardan biri ise, Milenyum Kuşağı’nın paylaşım ekonomisini son derece benimsemiş ve katkı sağlıyor olması. Kickstarter gibi yeni girişimlerin fon topladığı sitelere bağış yapmayı, Airbnb ile otel yerine başka bir kullanıcının evinde konaklamayı, Lyft ile aynı yöne giden taksiyi başkalarıyla paylaşarak daha az ödemeyi, Rent the Runway ile kıyafetleri satın almak yerine kiralamayı tercih edenlerin oranı oldukça yüksek.
Milenyum Kuşağı’nı diğer kuşaklardan ayıran bu özellikleri, geleneksel ve online pazarlamayı da değişime zorluyor. Gençlerin hayalini artık ev almak yerine daha önce yaşamadıkları deneyimleri yaşamak süslüyor. Bu sebeple de markaların Milenyum Kuşağı’nın beklentilerine göre şekillenerek pazarlama ve iletişim çalışmalarını sürdürmeleri gerekiyor.
