Programatik reklamlara yapılan yatırımın bu yıl 33 milyar dolara yükselmesi bekleniyor.
Yayınlanacak reklamlar için medya satın alımları markalar için zorlu bir süreçtir. Yayınlanacak reklamın doğru hedef kitle ile buluşması, uygun format ve mecranın seçilmesi, zamanlaması ve bütçe gibi son derece farklı parametrelerin en uygun şekilde kullanılmasını gerektirir. Son dönemde dijital reklamcılığın en çok öne çıkan konularının başında da programatik reklamlar geliyor.
Programatik reklamcılığı konvansiyonel reklamcılıktan ayıran en önemli unsur, medya satın alma işleminin yazılım tarafından yapılmasıdır. Elbette günlük/dönemsel bütçe belirlemeleri ve diğer parametreler insan faktörü ile belirlenebilmekte, ancak programatik reklamcılıkta reklamlar anlık olarak satın alındığı için hedef kitleye ulaşmada daha etkili olduklarını söyleyebiliriz.
Diyelim ki bir şampuan ürününüz var, reklamınızı önceden belirlediğiniz bir kadın dergisinde 1 gün boyunca sabit bir şekilde yayınlamak yerine, programatik reklam sayesinde 1 gün içerisinde örneğin arama motorunda “şampuan” kelimesini aramış ya da bir e-ticaret sitesinde şampuan ürünlerine bakmış bir kullanıcıya gösterebilirsiniz.
Elbette başka bir şampuan markası ile reklamınızı göstermek için real time bidding (anlık teklif verme) rekabetine girmeniz gerekebilir. Bu noktada CPM (1000 gösterim başına ücret) ya da CPC (tıklama başına ücret) için belirlediğiniz ücretler devreye girer ve reklam pozisyonu için programatik yazılımlar teklif verir. En yüksek teklif kime aitse onun reklamı gösterilir. Elbette ki bu süreç, milisaniyeler içerisinde gerçekleşir.
eMarketer tarafından yayınlanan rapora göre programatik reklam yatırımları her geçen yıl artmaya devam ediyor. 2015 yılında ABD’de 17,5 milyar dolar olan programatik reklam yatırımları, 2016 yılında 25,48 milyar dolara ulaştı. Bu yıl programatik display reklam yatırımlarının 32,56 milyar dolara ve 2019 yılında ise 45,94 milyar dolara ulaşması bekleniyor.